Bulimia nervoza yazımızda bahsettiğimiz gibi yeme bozukluklarının temelinde kilo ve beden görünümüne ve bunların kontrolüne aşırı değer verme vardır. Belli düzeyde beden memnuniyetsizliği bir normdur, ancak yeme bozukluklarında bu aşırı düzeydedir. Bu problemde kişiler kendi değerlerini kaç kilo oldukları, bedenlerinin nasıl göründüğü ve bedenlerini kontrol etme becerilerine göre belirlerler.
Anoreksiya nervoza beden algısının ciddi düzeyde bozulmasından dolayı, anlamlı olarak zayıflığa rağmen kilo almaktan aşırı korkma ve kilo almayı engelleyen katı davranışlarda bulunmadır. Bu problemi yaşayan kişiler düşük beden ağırlıklarının ciddiyetinin farkına varamamaktadır. Bundan dolayı yiyecek alımını katı bir şekilde sınırlama çabasına girerler. Genelde ergenlik döneminde başlar ve daha çok kadınlarda görülür.
Bu problemi yaşayan kişiler,
Yasaklı yiyecekler listeleri uzundur, sıvı alımını bile daha düz bir karın için oldukça sınırlayabilirler.
Yemek porsiyonları oldukça düşüktür ve bunları uzun bir zamana yayarak yiyebilirler.
Oldukça düşük kalorili beslenmeye çalışabilirler (günde 500 kalori almak gibi)
Yeme saatleri oldukça sınırlıdır ve katı bir şekilde bunun dışına çıkmayabilirler. Bu saati aştıkları zaman hiçbir şey yememeyi tercih edebilirler.
Tokluk hissinden rahatsız olabilirler ve bu hissi yaratmayacak şekilde beslenmeye çalışabilirler.
Aşırı düzeyde ve kendini sakatlayacak kadar –hatta sakatlamasına rağmen- spor yapabilirler.
Bedenle ilgili gerçekçi olmayan, oldukça problemli beklentileri vardır (kolu tek elle kavrayacak düzeyde zayıflama, kalça kısmının dümdüz olmasını bekleme, karnın hiç şişmemesi vb.).
Bu katı kurallar yemek yemeyi gittikçe zorlaştırır ve kişinin yemekle kurduğu ilişkiyi ciddi düzeyde bozar. Kişinin zihni sürekli yiyecek ve yemek düşünceleriyle bozulur. Çok fazla yiyeceği kısıtladıkları için her gün aynı şeyleri yemeye başlarlar. Kişi zamanla yetersiz beslenmeye başlar.
Bununla beraber ciddi sağlık sorunları yaşarlar (hayatı tehdit eden kardiyovasküler, kemik sorunları, dişlerde çürüme/dökülme, saçlarda dökülme, bağırsak hareketlerinde yavaşlama, karaciğer disfonksiyonu, dikkat ve odaklanma sorunları, uyku sorunları, artmış obsesyonlar). Bu yüzden mutlaka bir doktor desteği alınmalıdır.
Psikolojik danışmanlık süreci zordur. Çünkü bu süreçte kişi kilo alacağı gerçeğini kabul etmekte zorlanır. Seanslara düzenli devam etmek diğer psikolojik sorunlara göre daha kritiktir. Bazen kişilerin hem diyetisyen hem de psikoloğa gitmesi anoreksiya nervoza için tedaviyi zorlaştıran bir unsurdur. O yüzden bu dönemde böyle bir desteğin alınmaması tavsiye edilir.
Ayrıntılı bilgi almak ve randevu oluşturmak için “İletişim” sekmesinden bize ulaşabilirsiniz.
