Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), kişinin kendisini ve çevresindekilerin hayatını ciddi düzeyde sınırlayan ve güçsüz bırakan bir psikolojik bozukluktur. Bir şımarıklık ya da basit düzeyde “abartma” olarak tanımlayabileceğimiz bir şey değildir. Problemin ilk nüveleri ergenlik ve genç yetişkinlik döneminde görülmeye başlanır. Aileler bazen çocuklarındaki OKB ile ilgili olan davranış değişikliklerini ergenlikle açıklayabilirler. Bu durum tedaviye başlanması için uzun süre beklenmesine neden olur.
Obsesyon kontrol edilemez bir şekilde kişinin aklına gelen istenmeyen düşünceler, fikirler veya görüntülerdir. Bu düşünceler sıklıkla uygunsuz olarak algılandığı için kişide ciddi düzeyde bir kaygı yaratır (başkalarına istemsiz zarar vermeye, hastalık kapmaya, şiddet imgeleri ve düşüncelerine, yasak ya da tabu olan cinsel içerikli düşüncelere, kutsal ya da dini şeylere yönelik vb. yoğun endişeler).
Hepimizde içgüdüsel olarak savaş ya da kaç tepkisi vardır. Bu da obsesyonların yarattığı kaygıyla baş etmek için bir şeyler yapma dürtüsünü tetikler. Kompülsiyonlar bu kaygıyı azaltmak ve güvenlik duygusu inşa etmek için kişinin katı bir şekilde devam ettirdiği bazı ritüeller ve davranışlardır (el yıkama, sayı sayma, dua okuma, kontrol etme, sıralama, istifleme, birtakım el hareketleri, birtakım sözcükleri tekrar tekrar söyleme…).
OKB diğer birçok sorunla karıştırılabilir. O yüzden bunları ayırt edebilmek önemlidir. OKB diğer kaygı problemlerinden farklıdır. Obsesyonlara açık veya örtük bir şekilde kompülsiyonlar eşlik eder. Hipokondriazis (halk arasında hastalık hastalığı) ve beden dismorfik bozukluğunda kişi hâlihazırda hasta olduğunu veya bedeninde bir problem olduğunu hisseder, ancak OKB’de bu kaygı geleceğe yöneliktir (“ya hastalık kaparsam”). OKKB de (Obsesif-Kompulsif Kişilik Bozukluğu) sıklıkla OKB ile karıştırılır. OKKB kişinin kurallara, ayrıntılara, “olması gerekenlere”, mükemmeliyetçiliğe kendini tüketecek kadar önem vermesi ve bunun hayatını ciddi düzeyde kısıtlamasıyla ilgilidir. Yani daha karakteristik davranışlardır ve kişiler her zaman bu özelliklerinin bir problem olduğunu düşünmezler. Çünkü özellikle iş hayatında yüksek işlevsellikte insanlardır. Ancak OKB probleminde kişiler bu problemden rahatsızlardır ve olmak istedikleri kişiyle bir uyumsuzluk içindedirler.
Tedavi sürecinde BDT (Bilişsel Davranışçı Terapi) yöntemi iyi dönüşlerin olduğu bir yöntemdir. Problem yaratan bilişsel içeriklerle beraber, üstüne gitme ve tepki engelleme yöntemleri ağırlık olarak kullanılır. Bu yöntemlere bir sonraki yazımızda daha ayrıntılı yer verilecektir.
1 yorum